EN TR

Güncel Haber

Roketsan Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile Patlayıcı Hammadde Üretim Tesisleri Hizmete Açıldı

Roketsan Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile Patlayıcı Hammadde Üretim Tesisleri 30 Ağustos Zafer Bayramının 98’inci yıldönümünde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle hizmete açıldı.

Tarih: 30 Ağustos, 2020

COVID-19 salgını gerekçesiyle bu yıl resepsiyon verilmeyen 30 Ağustos Zafer Bayramı programı kapsamında büyük zaferin 98’inci yıldönümünde önce Anıtkabir’de düzenlenen törene katılan T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha sonra Beştepe'de bakanlar, milletvekilleri, Türk Ordusu'nun komuta kademesi ve yabancı misyon temsilcilerinin tebriklerini kabul etti. Bu iki törenin ardından Roketsan'ın Ankara Lalahan'daki Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezinin açılışına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca telekonferans yöntemi ile Elmadağ tesislerindeki Patlayıcı Kimyasalları Hammadde Üretim Tesisinin de açılışını gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Mili Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve kuvvet komutanları da hazır bulunduğu programda Cumhurbaşkanı Erdoğan yerleşke içinde düzenlenen toplantıda yetkililerden yürütülen projeler hakkında bilgi aldı.

Açılış töreninde söz alan Roketsan Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Yiğit son 4 yıldır dünyanın en büyük savunma sanayi şirketleri içinde yer alan Roketsan’ın bugün Elmadağ’da 88,000 m2, Lalahan’da ise 94,000 m2 alandan oluşan tesisinde 1081 mühendisin çalıştığını belirtti. “Roketsan %70’i KOBİ statüsünde 1798 firmadan oluşan tedarikçi ekosistemiyle milli ve yerli malzeme kullanım oranını her geçen gün daha da arttırmaktadır. Bu oran Ağustos ayı itibariyle %76’ya ulaşmıştır. Bugün açılışını yapacağımız Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezinin bünyesinde Mikro Uydu Fırlatma Sistemi, Hassas Güdümlü Mini ve Mikro silah sistemleri, Yapay Zekâ uygulamaları, Hipersonik Sistemler, Lazer Silahları ve teknolojileri gibi ileri teknoloji gerektiren çalışmalar yürütülmektedir.” dedi. Elmadağ’daki Patlayıcı Hammadde Tesisiyle ilgili de bilgi veren Yiğit bu tesiste üretilen RDX ve HMX tipi patlayıcılar sayesinde roket ve füze sistemlerinde kullanılan patlayıcılarda yurtdışı bağımlılığının en aza indirileceğinin de altını çizdi. Ayrıca Roketsan’ın tasarımına Baykar Savunma ile beraber başladıkları en yeni ürünü Lazer Güdümlü 230mm’lik Topçu Füzesinin alt sistem doğrulama çalışmalarının Temmuz ayının başlarında tamamlandığı açıklayan, bu füzenin TB-2 SİHA’nın havadan işaretlediği hedefleri karadan sağlayacağı atış gücü ile imha edeceğini belirtti.

Roketsan Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Yiğit’in ardında kürsüye çıkan T.C. Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, “Savunma Sanayinde tam bağımsız Türkiye hedefine asıl önemli olan kritik teknolojiler ve stratejik ürünler diyerek hızla ilerlemeye devam ediyoruz. Bunun için platformlarımızın silah sistemlerinde, radar ve Elektronik Harp unsurlarına; muharebe bilgi sistemlerinden savaş yönetim sistemlerine kadar bütün harp unsurlarını üretmenin yanında alt bileşenlerinde yerli ve milli olarak geliştirilmesinde önemli mesafeler kat ettik. Ancak bunun yetmeyeceğini biliyor ve daha hızlı koşularla bu büyük hedeflere ulaşacağımıza inanıyoruz.” dedi. Türkiye’nin uzay çalışmaları hakkında bilgi veren Demir “Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi kurulması görevi başkanlığımız tarafından Roketsan’a verilmiştir. Bu merkezde katı ve sıvı yakıtlı roket projelerinin yanı sıra geleceğin harp ortamında yer alacak yenilikçi silah sistemleri ile mevcut füze savunma sistemlerimizin çalışmaları devam etmektedir.” diye konuştu.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar Türkiye Cumhuriyetin savunma sanayinde bugün geldiği noktanın yıllarca hayal olarak gösterildiğini ve yapamazsınız başaramazsınız denilerek kurumlarımızın özgüveninin sarsıldığının altını çizdi. “Türkiye Cumhuriyeti tüm olumsuzluklara ve engellemelere rağmen, sayın cumhurbaşkanının kararlı tutumu ve desteği ile bu engelleri birer birer aştı. Başta savunma sanayi olmak üzere her alanda büyük başarılar elde ettik ve bir zamanlar Hayal denilen projeler bir bir hayata geçti.Yapabildiğimizi ve başarabildiğimizi gördük ve tüm dünyaya da gösterdik, artık şirketlerimiz dünyanın önde gelen firmaları arasında yer alıyor Ve bu şirketlerimiz den bir tanesi de şu an bulunduğumuz Roketsan’dır.”

Törende kürsüye teşrif eden T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmasında “Büyük zaferin 98’icni yıl dönümünü savunma sanayimizin geldiği noktayı gösteren böyle anlamlı bir tesiste büyük bahtiyarlık duyuyorum. Açılışını yaptığımız Roketsan Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile Patlayıcı Hammadde üretim Tesislerinin Ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu tesislerinin hizmete kazandırılmasında emeği geçen emeği geçen tüm kurumlarımızı ve Roketsan yönetimini gayretleri için şahsım ve milletim adına tebrik ediyorum.” dedi. Ülkemiz gibi zorlu bir coğrafyada yer alan devletlerin caydırıcı bir savunma sanayine sahip olmalarının stratejik ve milli bir zorunluluk olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Fatih Sultan Mehmet Han'ın çizimlerini bizzat yaptığı 18 tonu bulan ağırlıkları ile devrinin en gelişmiş silahlarından birisidir, II. Abdülhamit Han'ın İstanbul'da kurduğu modern barut, fişek ve top fabrikaları cumhuriyete miras olarak kalmıştır. Cumhuriyet döneminde Kırıkkale başta olmak üzere Anadolu içlerine yayılan silah sanayinin gerisinde de güçlü bir birikim vardır. Nuri Demirağ'ın Kayseri'de kurduğu uçak fabrikası, Nuri Killigi’lin İstanbul'da kurduğu silah fabrikası savunma sanayimizin öncüleri olarak halen hafızalardadır.  Kendi imkanlarımızla ihmal edebileceğiniz hiçbir ürünü dışarıdan satın almama politikası ile ülkemiz savunma sanayinin dışa bağımlılığını %70'lerden %30’ar seviyesine düşürdük. 2002 yılında 62 savunma projesi yürütülürken bugün bu sayı 700’e yaklaştı. Sadece son 5 senede 350 civarında yeni proje başlattık. 2002 yılında toplamda 5,5 milyar dolarlık savunma projeleri yürütülürken; bugün 60 milyar dolarlık proje hacmine ulaştık. Yine aynı dönemde sektörde faaliyet gösteren firma sayımız 56’dan1500’e ulaştı. Sektörün 2002 senesinde 1 milyar dolar olan cirosu 2019 yılında 11 milyar dolar rakamını yakaladı. 2002 yılında 248 milyon dolar olan Savunma ve Havacılık ihracatı 2019 yılı itibariyle 3 milyar doları geçti. Dünyanın ilk 100 savunma şirketleri listesinde 7 firmamız bulunuyor. Kara ve deniz araçlarında sadece ihtiyaçlarını karşılayan değil kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke arasında yer alıyoruz. Türk savunma sanayi firmalarının dünya pazarındaki payı, sözü ve gücü her geçen gün daha da artıyor.” 

Kendi üretebileceğimiz ürünlerin yurt dışından tedarik edilmesine asla razı olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan elimizdeki sınırlı kaynağı kendi savunma sanayimizi güçlendirmek için kullanılmasının birinci önceliğimiz olması gerektiğini vurguladı. “1988 yılında merhum Özal'ın kurduğu Roketsan Ürettiği silah ve mühimmatlarla Mehmetçiğin en büyük destekçilerinden birisi olmuştur. Roketsan bugün Bora, Atmaca, Cirit, OMTAS, UMTAS ve SİHAlarımızın vurucu gücü MAM-L ve MAM-C projelerini de başarıyla devam ettiriyor. Ağır sınıf torpido ve denizaltı savunma harbi roketi üzerine çalışan Roketsan, Altay tankı ve Leopar2A4 tanklarımızı zırh sistemleri ile donatıyor. Burada ülkemizin ilk deniz füzesi olan Atmaca'ya ayrı bir parantez açmak istiyorum; Atmaca 200 kilometreden fazla menziliyle deniz yüzeyinin sadece birkaç metre üstünden giderek Düşman unsurları tarafından radarla tespit edilemiyor. Belirlenen bir hedefe gönderilen Atmaca, o hedef hareket etse dahi takip ederek imha edebiliyor.  Bu özellikleri ile Atmaca ülkemizi dünyada gemisavar füzeleri üreten 5 ülke arasına dahil etmiştir. Ordumuzun göz bebeği olarak Atmaca’yı inşallah yıl sonu itibariyle Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde katacağız. Birçok ülkenin atmaca'ya ilgi duyması ve satın almak için bizimle görüşmeye başlaması da ayrıca gurur vericidir.” 

2017 yılının Sonunda ilk Türk sonda roketi ile 130 kilometre irtifaya çıkılarak uzaya ilk adamın atılmış olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bu roketi katı yakıt Teknolojisi ile gönderirken inşallah hem katı hem de sıvı yakıtla test etme aşamasına getireceğiz. Milli olarak geliştirilen ilk sıvı yakıtlı roket motorunun uzay denemelerinin başlayacağının müjdesini buradan vermek istiyorum. Hibrit yakıtlı roket motorları geliştirme faaliyetlerimize devam ediyoruz. Hem uzay uygulamalarında hem de havacılık ve ulaştırma alanında temiz enerji kaynağı olan yüksek kapasiteli hidrojen yakıt pili teknolojisi yine bu merkez altında geliştirildi. Güdümlü mühimmat sistemlerinde ihtiyaç duyulan küresel konumlama sistemi (GPS) alıcısı da gene ilk kez burada milli olarak geliştirildi. Bununla beraber özellikle güvenlik güçlerimize yeni kabiliyetler kazandıracak silah sistemleri üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. TRG-230 füze sistemine lazer arayıcı başlık entegre edildi. TRLG- 230 İsmini verdiğimiz bu sistem İHA ve SİHA’ların havadan işaretledikleri hedefleri karadan vurabilecek şekilde geliştirildi.” ifadelerine yer verdi.